Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Ankara Genç İş İnsanları Derneği’nin (ANGİAD) düzenlediği ‘Sanayide Yeşil Dönüşüm ve Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi Semineri’ne katıldı.
Bakan Kurum, konuşmasında, iklim değişikliğinden kaynaklanan afetlerin her geçen gün dünyayı yaşanmaz hale getirdiğini belirtti.
Murat Kurum, “Pek çok çevresel, sosyal ve ekonomik soruna yol açan iklim değişikliği, çok yönlü ve küresel bir sorun olarak karşımızda duruyor. Kuraklık ve susuzluk tehlikesi adeta kapımıza dayandı. Doğal alanlarımızda, göllerimizde, akarsularımızda kuraklığı net bir şekilde hissediyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Su kaynaklarımızda ciddi azalma yaşandı”
Meteoroloji Genel Müdürü’nün kendisine kuraklık hakkında bilgi verdiğini belirten Bakan Kurum şöyle konuştu:
“Kuraklık; meteorolojik, tarımsal ve hidrolojik kuraklık olarak üçe ayrılıyor. Şu anda yaşadığımız meteorolojik bir kuraklık. En son 2008 yılında böyle bir kuraklıkla karşı karşıya kaldık. Bu kuraklık neticesinde su kaynaklarımızda ciddi oranda azalma yaşandı, tarım faaliyetleri ve üretimde hem girdileri hem de maliyetleri artıran, belki önümüzdeki süreçte bu suları bulamayacağımız endişesine de hepimizi sevk ediyor.”
“2053 net sıfır emisyon hedefimize ilerlemeye devam edeceğiz”
Bakan Kurum, İklim Şurası’nda alınan 217 kararın Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadelesinde önemli rehber olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
“İklim Kanunu’ ile 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşılması için yasal dayanağın sağlanmış olacağını söyledi. Net sıfır emisyon hedefinde ve iklim değişikliğiyle mücadelede en önemli destekçinin yenilebilir enerji yatırımları olduğunu kaydeden Kurum, “2030 yılına geldiğimizde ülke olarak yaklaşık 500 milyon ton emisyon oluşumunu önlemeyi hedefliyoruz. Bu önemli bir hedef. Bu hedef doğrultusunda emisyonlarımızı 2038 yılına kadar yakalayacağımızı ilan ettik. 85 milyon vatandaşımızla 2053 net sıfır emisyon hedefimize güçlü politikalarımızla birlikte ilerlemeye devam edeceğiz.”
“300 milyon metrekare araziyi sanayicimize tahsis ediyoruz”
Türkiye’nin yenilenebilir enerjide dünyada 12, Avrupa’da ise 5’inci sırada yer aldığını belirten Kurum, “Bu manada biz de bakanlık olarak atıl durumda ve tarıma elverişsiz olan 300 milyon metrekare araziyi yenilenebilir enerji yatırımlarını gerçekleştirmek için sanayicimize, üreticimize tahsis ediyoruz. Onlar gidecek; arazilere rüzgar ve güneş enerjisi santralleri kurulacak. 20 bin megavat yenilenebilir enerji üretimi sağlamış olacağız.” dedi.
Murat Kurum, 1 Ocak 2023’ten itibaren 5 bin metrekare inşaat alanına sahip tüm projelerde, tüketilen enerjinin yüzde 5’inin yenilenebilir enerjiden karşılanmasını zorunlu hale getirdiklerini hatırlatarak konuşmasını şöyle tamamladı:
“İnşallah bu oran 2025’te yüzde 10 seviyesine çıkacak ve artarak gidecek. ‘İlk Evim İlk İş Yerim’ projesiyle birlikte yapmış olduğumuz sanayi sitelerine yenilerini ekliyoruz. Türkiye çapında 50 bin sanayi sitesi inşasını gerçekleştireceğiz. Yaklaşık 10 bin sanayi sitesini bitirerek vatandaşımızın hizmetine sunduk. Ulusal Emisyon Ticaret Sistemi’nin uygulamasını da 2024 yılında başlatacağız. Karbon fiyatlama mekanizmasından elde edeceğimiz gelirle, ülkemiz sanayisinin temiz üretim ve yatırım süreçlerine destek olacağız.”
