MİSMED Sosyal Medya Derneği tarafından bugün düzenlenen çalıştayda, “Deprem ve Medya Sosyolojisi Bağlamında Dezenformasyonla Mücadele” konuşuldu.
Türkiye’nin önemli haber ajanslarının, gazetecilerinin ve akademisyenlerinin katıldığı çalıştay, Beykent Üniversitesi Ayazağa yerleşkesinde gerçekleşti.
Enformasyondan Dezenformasyona
Türkiye’de medya, dünden bugüne dezenformasyon örnekleri ve önlemleri, dezenformasyonla mücadele yasasının işletilmesi ve önemi, deprem sürecinde medyanın birleştirici duruşu gibi dikkat çekici meselelerin konuşulduğu çalıştayda, sosyal medyanın zararlı yönlenlerine de vurgu yapıldı.
Resmi açıklamalardan ziyade sosyal medyanın dikkate alınmasının doğurduğu sonuçlar ve son yaşanan depremin ardından medya ve deprem sosyolojisi olgusuna değinildi.
Prof. Dr. Bedri Gencer, koordinatörlük yaptığı çalıştayda Türkiye’de demokrasi ve hukuk devletine en büyük tehdit olan Goebbels medyasının ürünü olan dezenformasyon problemini aktardı.
Dezenformasyon kelimesinin epistemolojik açıklamasını Dr. İhsan Hayri Batur yaparken, MİSMED Başkanı Ferdi Dinç de dezenformasyon örneklerini aktardı.
Sabri Balaman bilgi kirliliğine değindi
Ulusal yayında algı aracı olarak kullanılan dezenformasyon, Yeni Akit Gazetesi Yazarı ve Akit TV Program Moderatörü Sabri Balaman tarafından bilgi kirliliği bağlamında aktarıldı. Balaman, TV yayınlarının tarihten bugüne algı malzemesi olduğuna dair örneklerle durumu açıkladı.
İlyas Efe Ünal, dezenformasyonun büyük bir kriz haline geldiğini aktardı
İnternet medyasında dezenformasyonun oldukça büyük bir kriz haline geldiğini aktaran Ensonhaber Genel Yayın Yönetmeni İlyas Efe Ünal ise bilgide doğruluk payına değindi.
İletişim Başkanlığı’nın bu konuda yaptığı çalışmalara dikkat çeken Ünal, Dezenformasyonla Mücadele Merkezi tarafından hazırlanan bültenlerin dikkatle takip edilmesini söyledi.
Afet bölgesinde sosyal medya fenomenlerinin rolü
TVNet Haber şefi Gökhan Yılmaz, deprem sırasında krizler oluşturan dezenformasyona karşı profesyonel gazetecilik eğitimi olmayan kişilerin (Sosyal medya fenomenlerinin) afet bölgesinde bulunmaması gerektiğini hatırlattı.
Buna karşın yine yakın zaman örneklerinden olan deprem sonrasında yayılan bilgi kirliliğine yönelik örnekler devam ederken, Yeni Şafak Muhabiri Taha Hüseyin Karagöz de, devlet kurumlarının dezenformasyonla mücadele yeteneklerine dair açıklamalarda bulundu.
Cüneyt Özdemir sosyolojik etkileri açıkladı
Medya sosyolojisinin de konuşulduğu çalıştayda, Cüneyt Özdemir, deprem ve medya arasındaki sosyolojik etkileri açıkladı.
Dezenformasyonla mücadeleye karşı uygulanan etkili yöntemler ise çalıştayda Ekrem Kızıltaş tarafından aktarıldı.
Sadece Türkiye’de değil dünyada da dezenformasyonla mücadelenin olduğunun altını çizen Ekrem Kızıltaş, özellikle deprem döneminde yoğun şekilde yalan haberlerin servis edildiğini hatırlattı.